Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) politika faizini yüzde 9 seviyesine indirdi.

Bloomberg HT anketine katılan kurumların beklentisi politika faizinin 1,5 puan düşüşle yüzde 9'a indirilmesi yönündeydi.

Karar metninde faiz indirim döngüsünü sonlandırılmasına karar verildiği belirtildi. Mevcut politika faizinin yeterli düzeyde olduğuna dikkat çeken TCMB parasal aktarımı destekleyecek ek tedbirlerin alınacağını ve uygulanacak politikaların 2023 para-kur metninde yayımlanacağını belirtti.

"Küresel resesyonun kaçınılmaz bir risk faktörü olduğu değerlendirmeleri yaygınlaşıyor"

Jeopolitik risklerin dünya genelinde iktisadi faaliyet üzerindeki zayıflatıcı etkisinin artarak sürdüğünü belirten TCMB önümüzdeki döneme ilişkin küresel büyüme tahminlerinin aşağı yönlü güncellenmeye devam ettiğini ve resesyonun kaçınılmaz bir risk faktörü olduğu değerlendirmelerinin yaygınlaştığını ifade etti.

TCMB, Türkiye’nin geliştirdiği stratejik nitelikte çözüm araçları sayesinde temel gıda başta olmak üzere bazı sektörlerdeki arz kısıtlarının olumsuz etkilerinin azaltılmış olsa da uluslararası ölçekte üretici ve tüketici fiyatlarının artış eğiliminin sürdüğünü belirtti.

"Yüksek küresel enflasyonun etkileri yakından izleniyor"

Yüksek küresel enflasyonun, enflasyon beklentileri ve uluslararası finansal piyasalar üzerindeki etkilerinin yakından izlendiğini ifade eden TCMB bununla birlikte, gelişmiş ülke merkez bankalarının yüksek enerji fiyatları ve arz-talep uyumsuzluğu ile işgücü piyasalarındaki katılıklara bağlı olarak enflasyonda görülen yükselişin beklenenden uzun sürebileceğini vurguladıkları belirtildi.

Ülkeler arasında farklılaşan iktisadi görünüme bağlı olarak gelişmiş ülke merkez bankalarının para politikası adım ve iletişimlerinde ayrışmanın artarak devam ettiğini vurgulayan TCMB finansal piyasalarda artan belirsizliklere yönelik merkez bankaları tarafından geliştirilen yeni destekleyici uygulama ve araçlarla çözüm üretme gayretlerinin sürdüğünü söyledi.

"Öncü göstergeler yılın ikinci yarısı için yavaşlamaya işaret ediyor"

TCMB karar metninde Türkiye'nin büyüme görünümüne de değindi. Banka konuyla ilgili olarak, "2022’nin ilk yarısında güçlü bir büyüme gerçekleşmiştir. Yılın ikinci yarısına dair öncü göstergeler ise zayıflayan dış talebin etkisiyle büyümedeki yavaşlamanın sürdüğüne işaret etmektedir. Bununla birlikte, imalat sanayi üzerindeki dış talep kaynaklı baskıların iç talep ve arz kapasitesi üzerinde şimdilik sınırlı olan etkileri daha belirgin hale gelmektedir. İstihdam kazanımları benzer ekonomilere göre daha olumlu seyretmektedir. Özellikle istihdam artışına katkı veren sektörler dikkate alındığında büyüme dinamiklerinin yapısal kazanımlarla desteklenmekte olduğu görülmektedir" ifadelerini kullandı.

Büyümenin kompozisyonunda sürdürülebilir bileşenlerin payının arttığını belirten TCMB turizmin cari işlemler dengesine beklentileri aşan güçlü katkısının devam ettiğini, bunun yanında, enerji fiyatlarındaki yüksek seyir ve ana ihracat pazarlarının resesyona girme olasılığının cari denge üzerindeki riskleri canlı tuttuğunu ifade etti.

TCMB'ye göre cari işlemler dengesinin sürdürülebilir seviyelerde kalıcı hale gelmesi, fiyat istikrarı için önem arz ediyor.

Kredi vurgusu

Önceki karar metinlerinde olduğu gibi bu metinde de TCMB kredi büyüme hızına vurgu yaptı. Karar metninde kredilerin büyüme hızı ve erişilen finansman kaynaklarının amacına uygun şekilde iktisadi faaliyet ile buluşmasının yakından takip edildiği belirtildi.

TCMB son dönemde belirgin şekilde açılan politika-kredi faizi makasının ilan edilen makroihtiyati tedbirlerin katkısı ile geldiği dengenin de yakından takip edildiğini vurguladı.

Dezenflasyon için küresel barış vurgusu devam etti

TCMB enflasyon ve para politikasına ilişkin şu ifadeleri kullandı:

Enflasyonda gözlenen yükselişte; jeopolitik gelişmelerin yol açtığı enerji maliyeti artışlarının gecikmeli ve dolaylı etkileri, ekonomik temellerden uzak fiyatlama oluşumlarının etkileri, küresel enerji, gıda ve tarımsal emtia fiyatlarındaki artışların oluşturduğu güçlü negatif arz şokları etkili olmaya devam etmektedir.

Kurul, sürdürülebilir fiyat istikrarı ve finansal istikrarın güçlendirilmesi için atılan ve kararlılıkla uygulanan adımlar ile birlikte, küresel barış ortamının yeniden tesis edilmesiyle dezenflasyonist sürecin başlayacağını öngörmektedir.

Azalan dış talebin toplam talep koşulları ve üretim üzerindeki etkileri yakından izlenmektedir. Küresel büyümeye yönelik belirsizliklerin ve jeopolitik risklerin daha da arttığı bir dönemde sanayi üretiminde yakalanan ivmenin ve istihdamdaki artış trendinin sürdürülmesi ile arz ve yatırım kapasitesindeki yapısal kazanımların sürekliliği açısından finansal koşulların destekleyici olması kritik önem arz etmektedir.

Fiyat istikrarının sürdürülebilir bir şekilde kurumsallaşması amacıyla TCMB’nin tüm politika araçlarında kalıcı ve güçlendirilmiş liralaşmayı teşvik eden geniş kapsamlı bir politika çerçevesi gözden geçirme süreci devam etmektedir. Değerlendirme süreçleri tamamlanan kredi, teminat ve likidite politika adımları para politikası aktarım mekanizmasının etkinliğinin güçlendirilmesi için kullanılmaya devam edilecektir.

Boğaziçi Üni./Saltoğlu: Buradan çıkış çok kolay olmayacak

Bloomberg HT’ye konuk olan İş Portföy Genel Müdürü Nilüfer Sezgin ve Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Burak Saltoğlu, TCMB’nin faiz kararını değerlendirdi.

Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Burak Saltoğlu, faiz kararına ilişkin yaptığı yorumda, “Politika metninde, genişleyici bir mesaj mı, yoksa kontrol edici bir mesaj mı çıkıyor? bunu anlayamıyoruz. İlk aşamada, eğer ihracatta ve yurt içinde bir yavaşlama olacaksa, burada destekleyici bir adım atabilir şeklinde düşünüyoruz.” dedi.

Özellikle kur volitesini düşürmenin ve faizi indirmenin geçici bir dönem için yapıldığını belirten Saltoğlu, genel seçim sonrası ekonomi politikasının nasıl çevrileceğinin en önemli konulardan biri olduğunu söyledi.

Sigaradan sonra rakıya da zam! Tarih belli! Sigaradan sonra rakıya da zam! Tarih belli!

Saltoğlu, ekonomi politikasının geleceği hakkında yaptığı yorumda, “Muhalefet partilerinin iyi kötü ne düşündüğünü biliyoruz ama iktidar partisinin göreve gelme durumunda nasıl bir iktisat politikası izleyeceği kısmı ilginç geliyor. Çünkü buradan çıkış çok kolay olmayacak. Çünkü biz bu enflasyonla 2-3 sene yaşayamayacağımıza göre bir tedbir olacak.” ifadelerini kullandı.

İş Portföy Genel Müdürü Nilüfer Sezgin, para politikası metninin ileriye dönük net bir mesaj verdiğini ve faiz indiriminin şimdilik “son faiz indirimi” olduğunu belirttiğini söyledi. Sezgin, PPK metnini yorumladığı konuşmasında, “Metin bir yandan faiz tarafında son adımı attık, fakat TCMB tarafından gelecek adımlar da sonlanmadı diyor. Önümüzdeki dönem makro ihtiyati tedbirlerin sürebileceğini söylüyor. İlave tedbir gelecek ama ne yönde gelecek? Buna ilişkin çok net bir mesaj verilmemekle birlikte daha öncekilerin devamı gibi lanse edilmiş.” dedi.

Kaynak: www.bloomberght.com

Editör: Haber Merkezi