banner5

banner4

banner18

Depremzedeler bu felaket için bir şeyler yapıldığını görmeli

Bu büyük acı toplumsal olarak bizde nasıl izler bırakacak? Travmalarımızın üstesinden nasıl gelebiliriz? Depremzede ruhsal çöküntüyü nasıl ve ne zaman aşar? Tüm bu soruların cevapları için Psikiyatr Dr. Alper Hasanoğlu ile konuştuk.

GÜNDEM 17.02.2023, 13:25
Depremzedeler bu felaket için bir şeyler yapıldığını görmeli

Aslı BARIŞ

Yaşananlar çok acı: Enkaz altında kalanlar, yakınlarını kaybedenler ya da göçük altında yardım almalarını bekleyenler… Depremzedelerin psikolojik hasarı nasıl tamir edilebilir?

Şu anda hiç kimsede psikolojik hasar yok. İnsanlar hayatta kalmaya, yakınlarına ulaşmaya, kurtarmaya çalışıyor. Bütün travmalarla ilgili meseleler eğer ortaya çıkacaksa belli bir süre sonra hastalık olarak ortaya çıkar. Ama travma geçiren insanların yalnızca %33’ü ilerde psikiyatrik bir rahatsızlık geçirir. Bir insanın travmadan sonra psikiyatrik rahatsızlık geliştirmemesi için olması gereken, kişisel ailevi ve sosyal desteğin var olabilmesi. Burada sosyal destek dediğimiz durum devlete düşer.

Sağlık görevlilerimiz, arama kurtarma çalışanları, gönüllüler, gazeteciler… Onlar da sadece bir acıya değil, neredeyse milyonu bulan bir acıya şahit oluyorlar. Sahadaki insanları nasıl bir ruh hali bekler?

İnsanlara yardım ediyor ve ellerinden geleni yapıyor konumunda oldukları için durumları daha farklı… Tabii ki tanık oldukları korkunç, acılı sahnelerden mutlaka etkilenecekler. Ama yardım ediyor konumunda oldukları için travmatize olmadan çıkacaklar. Çünkü başka insanlara yardım ettiklerini, işe yaradıklarını hissedecekler. Alfred Adler şunu söyler: “İnsanın kendisini psikiyatrik rahatsızlıklardan korumasının en önemli yolu başkalarına yardım ediyor olmaktan geçer.” Vicdanı rahat olan insan, travmayı daha rahat atlatır.

Şimdi tartışma programlarında yine olası ‘İstanbul depremi’ senaryosu var. Biraz bencilce gelecek acaba bütün bu anksiyete bize bunun da hatırlatmasını yapıyor olabilir mi?

Bencillik değil, ki tabii yapıyor. İnsan tabii ki kendini düşünür. Ve bu bencillik değildir. Sonuçta uçağa bindiğimizde de ‘çocuğunuza oksijen vermeden önce kendiniz oksijen alınız’ diyor. Önce biz hayatta kalmalıyız. Bunda bir sakınca yok. İstanbul ile ilgili gördüğüm başka bir tehlike var: Kaliforniya için Amerika’da ayrı bir devlettir denir. Hatta başka ülkelerden devletlerden daha büyük bir ekonomisi var. Dünyadaki ekonomisi en güçlü 6. yer sanırım. Türkiye’de de İstanbul ve İstanbul’un çevresi Marmara Bölgesi bütün Türkiye’nin tamamından daha fazla ekonomiye katkı sağlayan, paranın ve başka materyallerin üretildiği bölge. Türkiye’nin hangi bölgesinde ne olursa olsun öyle ya da böyle Marmara Bölgesi özellikle İstanbul ayakta kalmış ise bu er ya da geç Türkiye’nin diğer bölgelerinin toparlanması için kaynak üretir. Ama İstanbul’da bir deprem olduğunda Türkiye’nin geri kalanı İstanbul’a hiçbir şey yapamaz. O zaman gerçekten bir batış ile karşı karşıya kalırız.

Depremi daha önce bu büyük ölçekte yaşamayan kuşak var, 2000 yılı ve sonrası... Onları nasıl bir süreç bekliyor? Bir deprem fobisi yerleşir mi içlerine?

Bir kısmına yerleşecek. Bir süre bazıları bir fobi geliştirecek. Çok büyük bir kısım geliştirmeyecek. Çok önemli bir kısımda deprem bölgesinde, deprem kuşağında olduklarını tekrar hatırlayacaklarını kendi şehirlerinde de benzer bir olayın kendilerini bekliyor olduğunu biliyor olacaklar. Ama bu konuda hiçbir şey yapılmadığı için de çok büyük ihtimalle ya kendilerini çaresizlik içerisinde hissedecekler ya da bir şekilde beyin kendini korumak için bunun hiç de önemli bir şey olmadığını, kendi başlarına bu olayın bu kadar çok gelmeyeceğini düşünerek böyle bir kaçış mekanizması yaşayacak. Çünkü insan öleceğini bilen ama öleceğine inanmayan bir canlı. O yüzden de depremin olacağını bilip bu depremin kendi başına gelmeyeceğini düşünerek yaşar. Yoksa hiçbirimiz gece evde rahat uyuyamazdık. İnsanlar “bir şey olmaz” diye yaşıyor. Bu şekilde yaşamayı tercih eden milyonların olduğu bir ülkede yaşıyoruz. Herhangi bir bilinçlenme olacağını düşünmüyorum. 1999 depreminden sonra bilinçlenmediysek eğer şimdi neden bilinçlenelim ki? Bir bedel ödeyeceğimizi bilirsek bir şeyler yaparız. İnsanın bunu umursamaması, anlık istekleri ve o anki keyfi için geleceği yönelik sıkıntılı bir şey yapabilecek durumda olmaması kadar normal bir şey yoktur. O yüzden devlet diye bir şey var.

Çocukların ruh haline gelelim… Çocuklarımıza deprem eğitimi tabii ki vermeliyiz. Ama deprem haberlerini izletmek, onları travmatize eder mi?

Çocukların mümkün olduğu kadar bu haberleri duymalarını engellemek lazım. Burada 8 yaşından daha küçük onlardan bahsediyorum. Çocuk doğal olarak egosantriktir. Depremin ne olduğunu bilmediği için yaşamadığından dolayı depremin ne yaptığını insanları ne hale getirdiğini bilemez. Kendini güvensiz bir dünyada hisseder. Anne babaların çocuklarını koruyamadıkları bir dünya çocuklar için çok güvensiz bir yerdir. Bu hissiyata sahip olmalarını engellemek için de böylesine tekinsiz emniyette olmadıkları bir dünya da yaşadıkları duygusunu düşüncesini 5 – 6 yaşında geliştirmemesi gerekir. İleride başlarına bir şey geldiğinde kendilerine güvenerek bunlarla mücadele edebilsinler. O yüzden evde televizyon seyredip radyo dinlerken o çocuklarında kendi yanlarında oturup onlarla birlikte televizyona bakmıyor olmaları lazım. Bu kadar basit.

Şimdi hepimiz seferber olduk. Böyle bir felaket bizi yeniden birbirimize kenetler mi ruh hali olarak ne dersiniz?

Herkes bireysel mental bir tatminini yaşıyor olacak. Ondan sonra da unutulacak. Türkiye her zamanki gibi bir Ortadoğu ülkesi olarak hayatına kaldığı yerden devam edecek. Pandemiden ders çıkardık mı? İnsanların kendileri ve hayat üzerine düşünüp buradan bir ders çıkarıp başka türlü bir hayat süreceklerini düşünmek gerçekten çok büyük bir naifliktir.

Yorumlar (0)
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 25 60
2. Fenerbahçe 24 54
3. Beşiktaş 25 49
4. A.Demirspor 25 45
5. Trabzonspor 25 44
6. Başakşehir 24 41
7. Kayserispor 25 38
8. Konyaspor 25 34
9. Karagümrük 24 31
10. Antalyaspor 25 28
11. Alanyaspor 25 28
12. Sivasspor 25 27
13. Kasımpaşa 25 26
14. Gaziantep FK 25 25
15. Ankaragücü 24 25
16. İstanbulspor 24 24
17. Giresunspor 24 23
18. Hatayspor 24 23
19. Ümraniye 25 22
Takımlar O P
1. Samsunspor 26 54
2. Eyüpspor 26 53
3. Pendikspor 26 47
4. Rizespor 25 46
5. Keçiörengücü 26 46
6. Sakaryaspor 26 46
7. Bodrumspor 26 41
8. Manisa FK 25 39
9. Boluspor 25 38
10. Bandırmaspor 25 37
11. Göztepe 25 35
12. Tuzlaspor 26 28
13. Altay 26 25
14. Adanaspor 26 25
15. Erzurumspor 25 24
16. Altınordu 25 20
17. Gençlerbirliği 25 17
18. Denizlispor 26 17
19. Yeni Malatyaspor 26 16
Takımlar O P
1. Arsenal 28 69
2. M.City 27 61
3. M. United 26 50
4. Tottenham 28 49
5. Newcastle 26 47
6. Liverpool 26 42
7. Brighton 25 42
8. Brentford 27 42
9. Fulham 27 39
10. Chelsea 27 38
11. Aston Villa 27 38
12. Crystal Palace 28 27
13. Wolves 28 27
14. Leeds United 27 26
15. Everton 28 26
16. Nottingham Forest 27 26
17. Leicester City 27 25
18. West Ham United 26 24
19. Bournemouth 27 24
20. Southampton 28 23
Takımlar O P
1. Barcelona 26 68
2. Real Madrid 26 56
3. Atletico Madrid 26 51
4. Real Sociedad 26 48
5. Real Betis 26 45
6. Villarreal 26 41
7. Athletic Bilbao 26 36
8. Rayo Vallecano 26 36
9. Osasuna 26 34
10. Celta Vigo 26 34
11. Mallorca 26 32
12. Girona 26 31
13. Getafe 26 29
14. Sevilla 26 28
15. Cadiz 26 28
16. Real Valladolid 26 28
17. Espanyol 26 27
18. Valencia 26 26
19. Almeria 26 26
20. Elche 26 13