Hepimizin malumu olduğu üzere; 06.02.2023 tarihinde Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6 şiddetlerinde gerçekleşen iki büyük deprem ve yüzlerce artçı depremler, 10 ilimizi kapsayan geniş bir bölgede çok ciddi bir yıkıma ve can ve mal kayıplarına yol açmıştır. Umuyorum ki bölgede daha fazla can kaybı yaşanmaz. Bu felakette yaşamını yitirenlere Allah’tan rahmet, halkımıza sabır ve tüm depremzedelere kolaylık diliyorum. Geçmiş olsun.

Bu yazıda Zorunlu Deprem Sigortası kapsamında bulunan evleri ve iş yerleri zarar gören taşınmaz sahiplerinin dikkat etmesi gereken hususları anlatacağım. Zorunlu Deprem Sigortası, belediye sınırları içine kalan meskenler için depremin meydana getirdiği maddi zararları karşılamaya yönelik geliştirilmiş bir sigorta sistemidir. Zorunlu Deprem Sigortası’nın süresi bir yıl olup her sene yenilenmelidir. Sahibi bulunduğunuz taşınmaz deprem nedeniyle hasar görmüş, hasar tarihinde Zorunlu Deprem Sigortası poliçeniz devam etmekte ve diğer tüm şartlar mevcut ise hasarınız sigorta bedeli kapsamında Doğal Afet Sigortaları Kurumu tarafından karşılanacaktır. Genel itibariyle süreç nasıl işliyor? Hasarın taşınmaz sahiplerince öğrenildiği tarihten itibaren 15 gün içerisinde DASK’a ihbar edilmesi gerekiyor. Hasar bildirimleri; ALO DASK 125 numarası ile telefonla, www.dask.gov.tr web sitesi üzerinden, DASK adına Zorunlu Deprem Sigortası poliçesi düzenleyen sigorta şirketi veya acentelerine ve e-devlet uygulaması üzerinden yapılabilecektir. Bu aşamada taşınmaz sahiplerinin DASK’a kimlik fotokopileri ve tapu evraklarını göndermeleri gerekiyor. DASK tarafından görevlendirilen hasar tespit görevlileri hasar tespit işlemlerini gerçekleştirmektedir. Hasar gören taşınmazın hasar tarihinde ve yerinde benzer yapı özellikleri ve piyasa rayiçlerine göre yeniden yapım maliyeti esas alınarak sigorta tazminatı hesaplanacak ve taşınmaz sahibine bildirecektir. Tazminat miktarı tespit edildikten sonra DASK olan tazminat miktarını en geç takip eden bir ay içerisinde taşınmaz sahibine ödeyecektir. Tazminat miktarı her halükarda sigorta bedelini geçemeyecektir. Binanın taşıyıcı sistemine etki eden hasar mevcut ise konutun eksper raporunda belirtilen makul süre içerisinde onarılması gerekmektedir. Aksi takdirde poliçe vadesi süresince oluşabilecek müteakip hasarlar ödenmeyecektir.

Taşınmaz sahibinin sigorta sözleşmesi düzenlenirken taşınmazın brüt yüzölçümü, yapı tarzı, adresi ve en önemlisi de geçmiş depremlerdeki hasar durumu bilgilerinin doğru vermemesi tazminat ödemesinde sorun yaratabilir. Taşınmaz sahibinin gerçeğe uygun beyanda bulunma yükümlülüğü vardır. Bu yükümlülüğe aykırı davranılması halinde DASK lehine fesih ve cayma hakları doğabilecektir. Örneğin hasar gören taşınmaz geçmişte yaşanan bir afette orta veya daha ağır hasar görmüş, geçmişte yaşanan hasar günümüzde yaşanan hasarın oluşumunda rol oynamış ve bu hasar taşınmaz sahibi tarafından DASK’a bildirilmemiş ise bunu tespit eden DASK sözleşmeden cayabilir. Yine, sigortalanan taşınmazda sigorta süresi içerisinde yasalara aykırı değişiklik yapılması halinde DASK sözleşmeyi feshedebilecektir. Taşınmazda projeye aykırı olarak ve taşıyıcı sistemi olumsuz etkileyen tadilatlar tazminat hakkının kaybedilmesine sebebiyet verebilir.

Eğer taşınmaz bir banka yoluyla konut kredisi ile alınmış, kredi sözleşmesinde Zorunlu Deprem Sigortası poliçesinin banka tarafından yaptırılacağı belirlenmiş ve buna rağmen poliçe bulunmadığı anlaşılmışsa bankanın da zarardan sorumlu olacağına dair yargı kararları mevcuttur. Ayrıca bu şekilde edinilmiş taşınmazın Zorunlu Deprem Sigortası poliçe süresinin bittiği ve artık taşınmaz sahibince poliçelerin yenilenmesi gerektiği bankalar tarafından taşınmaz sahiplerine bildirilmelidir.

Bu süreç neticesinde hak kaybına uğradıklarını düşünen taşınmaz sahipleri, DASK’a karşı dava açarak haklarını yargı yoluyla elde edebilecektir. Bu durumda iki yıllık zamanaşımı süresine de dikkat edilmesi gerekmektedir.


 

Kaynakça: Filiz Berberoğlu Yenipınar, Zorunlu Deprem Sigortası Tazminat Davaları, Ocak 2021, Seçkin

www.dask.gov.tr./tr/sss

Av. Burhan Kaan Bay