Cennet memleketim son zamanlarda, insanımızın canla başla mücadele ettiği orman yangınlarıyla boğuşuyor. Halen Isparta, Antalya, Aydın, Muğla ve Denizli de hem söndürme hem de soğutma çalışmalarına katılan halk; domates, salatalık, soğan ve ekmek ile öğününü yapıp, yüzlerindeki kara is lekelerini bile yıkamaya fırsat bulamadan mücadeleye katkılar sunuyor. Vakit halkın takdire şayan mücadelesine alkış tutma vaktidir. Mağdura yardım etme vaktidir. Düşenin elinden tutma vaktidir.

       Hal böyleyken hâlâ  ‘Devlet’ ve ‘Hükümet’ kavramını birbiriyle karıştırıp, kendince harmanlayanların olması üzücü. ‘Devlet’ ve H’ükümet’ ayrı kavramlardır, öncelikle bunu bilmek lazım. Devlet biziz, hepimiziz. Türk Milleti’ni kimse, kulaktan dolma mesnetsiz iddialarla yanıltmaya çalışmasın. Bu millet % 23 ile iktidar ortağı yaptığını, % 1,5 ile bir sonraki seçimde uğurlayan bir millettir. İnsanımız her şeyin farkında ve bilincindedir. Şehit kanlarıyla sulanan topraklarımızda son söz daima milletindir.

       Arazi ve hava şartları göz önüne alındığında aksayan hususlar olmaması mümkün değildir. Mal kaybı karşılanır, önemli olan can kaybı olmamasıdır. Zaman birlik olma ve tek yürek olma zamanıdır. Herkes; rant, 2B arazisi, yapılaşma vs. gibi eleştirilerini ertelemeli ve gereksiz çıkışlara son vermelidir. Her şey yerinde ve zamanında güzeldir. Ortak acılarda birlik ve beraberliği en üst seviyeye çıkarmak ve el ele vermek zamanıdır.

       Kuşkusuz zamanı gelince ve deliller toplanınca yangınlara ait bütün açıklamalar yapılacaktır. Kundaklama ihtimallerinin yüksek olması, yangın bölgelerindeki vatandaşların ifadeleriyle örtüşmektedir.

       Sebebi ne olursa olsun, ‘Yeşil Vatan’a göz diken  her zalim bilmelidir ki; Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün de her daim güvendiği, Toros Yaylaları’ndaki Yörük Obaları’nın dumanı tütmeye devam edecektir. Nokta.