SPOR

Avrupa futboluna körfez çıkarması

Arap ülkeleri her geçen yıl rekor düzeyde Avrupa futboluna yatırım yapmaya devam ediyor. Manchester City ve Paris Saint-Germain'in ardından bir başka dev Manchester United da Arap sermayesine geçti.

Avrupa futboluna körfez çıkarması

Arap ülkeleri her geçen yıl rekor düzeyde Avrupa futboluna yatırım yapmaya devam ediyor. Manchester City ve Paris Saint-Germain'in ardından bir başka dev Manchester United da Arap sermayesine geçti.

Arap yatırımcılar Avrupa futboluna, özellikle de dünyanın en çok izlenen ligi İngiltere Premier Ligi'ne yaptıkları yatırımlarla dünya medyasında gündem olmaya devam ediyor. Körfez ülkelerinin yatırımcıları son olarak dünyanın en çok kazanan takımlarından Manchester United'i da satın aldı. Kulübün, Katar Şeyhi Jassim Bin-Hamam Al-Thani'ye satıldığı ifade edilirken net rakamların önümüzdeki günlerde açıklanması bekleniyor.

LADY DIANA'NIN SEVGİLİSİ İLE İLK ADIMI ATTILAR

Arap sermayesinin Avrupa futbol endüstrisine akışını başlatan isim ise Mısırlı iş insanı Muhammed el-Fayed. El-Fayed 1997 yılında İngiltere'nin köklü kulüplerinden Fulham'ı satın alarak ilk adımı attı. Muhammed el-Fayed'in oğlu Dodi El Fayed de Arap yarımadasındaki sermayedarları İngiltere'ye ve Fransa'ya futbol yatırımı için çeken isimlerin başında geliyordu. Dodi el-Fayed, 31 Ağustos 1997 tarihinde Paris'te aşk yaşadığı iddia edilen Prenses Lady Diana ile geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybetti.

CITY VE SAİNT-GERMAİN SATIŞLARI BÜYÜK SES GETİRDİ

El-Fayed ailesinin ardından Arap yarımadası, özellikle de körfez ülkeleri olan Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri Fransa ve İngiltere futbol liglerine son 15 yıldır büyük yatırımlar yapmaya başladı. Tüm dünyada büyük ses getiren ilk büyük yatırım 2008 yılında gerçekleşti ve Avrupa futboluna hükmeden Manchester City bu tarihte Birleşik Arap Emirlikleri Başbakan Yardımcısı Mansur bin Zayid Al Nahyan'ın sahip olduğu Abu Dhabi United Group tarafından 210 milyon sterline satın alındı. Forbes dergisinin verilerine göre kulübün mevcut değeri 5 milyar dolar ve yıllık geliri 815 milyon doların üzerinde.

Sahip olduğu dünyaca ünlü yıldızlarla dikkat çeken ve uzun yıllardır Fransa ligini domine eden Paris Saint-Germain futbol kulübü de Avrupa'da Arap sermayesinin en dikkat çekici girişimlerinden birisi durumunda. 2011 yılında kulübün hisselerinin yüzde 70'i, Katar Emiri Temim bin Hamed es-Sani tarafından 70 milyon avroya satın alındı. Forbes'in verilerine göre kulübün şu anki değeri 4 milyar 212 milyon dolar ve yıllık geliri 739 milyon doların üzerinde.

İSPANYA'DA DA İKİ KULÜP SATIN ALDILAR

Her iki kulübün sansasyonel satışlarının ardından bu kez Orta Doğu'nun en zengin ülkesi, İngiltere'ye adım attı. 2021 Ekim tarihinde doğrudan Kraliyet'e bağlı Suudi Arabistan Kamu Yatırım Fonu İngiltere'nin köklü Premier Lig kulüplerinden Newcastle United'ı 415 milyon dolara satın aldı.

Avrupa futbol endüstrisine Arap sermayesinin akışı bunlarla da sınırlı kalmadı. Suudi Prens Abdullah bin Mesaid el Suud 2013 yılında İngiliz Sheffield United'in hisselerinin yüzde 50'sine sahip olurken Suudi Arabistan Eğlence İdaresi Başkanı Turki Al Şeyh, 2019 yılında İspanyol Almeira kulübünü, Katarlı işadamı Abdullah bin Nasır al Sani de 2010 yılında İspanyol Malaga kulübünü satın aldı.

Arap ülkelerinin futbola ilgisi kulüp bazında da kalmadı. Körfez ülkesi Katar 20 Kasım-18 Aralık 2022 tarihleri arasında düzenlenen 22. Dünya Kupası'na ev sahipliği yaptı. Katar, Dünya Kupası hazırlıkları için 10 yılda 220 milyar dolar harcadı. Kupa öncesi yapılan açıklamada yedi yeni stadyumun inşası için 10 milyar dolar, stadyumlara ulaşan metro hattı inşası için de 36 milyar dolarlık bir harcama yapıldığı kamuoyuna duyuruldu. 

ARAPLARIN ARDINDAN AMERİKAN AKINI

Avrupa futboluna yalnızca Arap sermayesi değil ABD sermayesi de yatırım yapıyor. ABD'li iş insanları ve iş yatırım gruplarının başında olduğu futbol kulüpleri arasında Liverpool, Chelsea, AC Milan, Fiorentina, Roma gibi Avrupa futbolunun köklü ve dev isimleri yer alıyor.