Yeni eğitim öğretim yılı yarın deprem bölgesinde sancılı başlıyor. Hatay ve Maraş gibi depremin vurduğu kentlerde sorunlar dizboyu. Öğretmenler kalacak yer, öğrenciler ulaşım sorunu yaşıyor. Veliler ise endişeli.

Yeni eğitim öğretim yılı yarın deprem bölgesinde de sancılı başlıyor. Hatay ve Maraş başta olmak üzere depremin vurduğu kentlerde öğrenci ve öğretmenlerin sorunları dizboyu. Önce pandemi ardından gelen deprem binlerce öğrencinin eğitimden uzak kalmasına yol açtı. 

Depremin en ağır biçimde etkilediği Hatay’da aradan geçen 7 aya rağmen durum iç açıcı değil. Kentteki 1368 okulun yüzde 17’si ya yıkıldı ya da ağır hasarlı ve yıkımı bekliyor. Okulların bir bölümü 24 Nisan’da yüz yüze eğitime geçti. Bazı okul binaları ise kamu kurumları tarafından kullanılıyor. 

7 AY SONRA BETONARME BİNA 

Eğitim-Sen Hatay Şube Başkanı Özgür Tıraş, Hatay’da çok ciddi bir belirsizliğin hakim olduğunu söyledi. Hasarlı olan ve yıkılan okulların az hasarlı ve hasarsız okullarla eşleştirildiğini aktaran Tıraş şunları söyledi: Böylece hasarlı okulun öğrencileri bir başka okula misafir oldu. Bu kez öğrenciler bulundukları yerden uzaktaki okullara gitmek zorunda kalacak. Çocuklar bu okullara nasıl gidecek bilinmiyor. Bazı öğrenciler 7 ay sonra ilk defa betonarme binaya girecek ve o yüzden ayrıca bir tedirginlik de yaşayabilirler. Okullarda tadilat ve inşaatların aylar öncesinden bitirilmesi gerekiyordu. Hatay Valiliği 350 okulda tadilat yapılacağını açıklamıştı ancak neredeyse hiçbiri tam olarak bitirilmedi. Okulların çevresinde yıkımlar devam ediyor bu da ciddi bir sorun” dedi.   

Deprem travması yaşamış çocuklar için okulun çok önemli olduğuna vurgu yapan Tıraş, şunları dile getirdi: “Okula gitmek, sağlıklı bir ortamda eğitim görmek ve arkadaşlarıyla beraber vakit geçirmek çocuklar için iyi olacak. Farklı okullar birleştirildi ve ikili eğitime geçildi. Bazı çocuklar çok erken saatlerde derse başlayacak bazıları ise geç saatlerde okuldan çıkacak. Ulaşım, öğrenci ve öğretmenler için ücretsiz olmalı. Çocuklara bir öğün ücretsiz yemek ve temiz içme suyu temin edilmeli.” 

ÖĞRETMENİN BARINMA SORUNU 

Hatay’da görev yapan 23 bin öğretmenin en büyük sıkıntısı konut. Mevcut konutların önemli bir kısmının hasarlı olması, sağlam yapılarda ise uçuk kiralar talep edilmesi öğretmenleri zorluyor. Konteynerde ailesi ile kalan öğretmenler ise ayrı güçlük yaşıyor. Kırıkhan’da görev yapan öğretmen Uğur Muş, geçen dönem olduğu gibi bu yılı da annesiyle konteynerde geçirecek. Hataylı olan Muş, “Bazı öğretmenler, buradan 35 kilometre uzaktaki Ardıçlı’da bulunan çadırkentten buraya gelen öğretmenler var. Servis ayarlayacaklarını söylemişlerdi ama şu ana kadar bir gelişme olmadı. Konteynırlarda su yok, camiden bidonla su dolduruyorlar. 1,5 aydır ‘Konteynır istiyor musunuz?’ diye anket gönderiyorlar ama bir adım atılmıyor. Kiralık tutmak isteyenlerden 15 bin lira kira isteniyor. Bazı konteynırlarda birden fazla öğretmen ailesi kalmak zorunda bırakılıyor” dedi. Muş görevli olduğu okulun tadilatının da halen bitmemesi nedeniyle 2 hafta geç açılacağını aktardı. 

Cinayetten önce Semih Çelik ve Ayşenur Halil'in beraber ekmek aldığı belirlendi Cinayetten önce Semih Çelik ve Ayşenur Halil'in beraber ekmek aldığı belirlendi

Eğitim-Sen Hatay Şube Sekreteri Nihat Akgöl, okulların eğitime hazır olmadığını savundu. Öğretmenlerin ulaşım sıkıntısı yaşadığını aktaran Akgöl, “Antakya’da bir mahalleden diğerine geçecek toplu taşıma imkanı yok. Konteynır kentlerde yemekler belli saat aralıklarında veriliyor. Bu nedenle yemeğe yetişme sorunu da var. Okul binaları da eğitime hazır değil. 

VELİLER ASBESTTEN ŞİKÂYETÇİ 

3 çocuk velisi Sezer Askeri de şunları dile getirdi: “Bunca sıkıntının içinde barınma, çocukların psikolojik durumu, velilerin, ailelerin psikolojik durumu, hepsiyle savaşırken bir de eğitim sorunu veliler olarak bizi çok üzüyor ve yoruyor. Çocuklarımız o asbestin içinde nasıl sağlıklı bir eğitim alabilecek? Etrafta yıkım devam ederken derslere nasıl konsantre olacaklar? " 

Rime Çiçekli adlı veli ise “İki çocuğum iki farklı mahallede okula gidecek. Gidiş, geliş toplu taşıma yok ve bu ciddi bir sorun. Biz şu anda Dursunlu’da yaşıyoruz ve küçük çocuğum Harbiye bölgesine gidecek. Biz geçen hafta okulu görmek için gittiğimizde bile taksiye binmek zorunda kaldık. Herhangi bir olumsuz durumda ben gün içerisinde çocuğuma ulaşmakta ciddi zorluk yaşayacağım. Biz bütün kent olarak ağır bir travmadan çıktık ve bu haliyle çocuklarımızı okula gönderirken tedirgin oluyoruz. Çevremizdeki herkeste bu tedirginlik var” dedi. (Birgün)

Editör: Haber Merkezi