GÜNDEM

Depremzedeler acıyı SÖZCÜ Televizyonu’na anlattı: Hırsızlık yapmak zorunda bırakıldık kızım…

SÖZCÜ Televizyonu haber ekibi depremin merkez üssü Kahramanmaraş ve depremde en çok yıkıma uğrayan illerin başında gelen Hatay ve Gaziantep'te vatandaşların feryadını dinledi. Hatay'da emekli bir vatandaş gıda sıkıntısı yüzünden bir marketten su ve yiyecek almak zorunda kaldığını anlattı "Hırsızlık yapmak zorunda bırakıldık kızım" diye gözyaşı döktü.

Meral Danyıldız
Sinem Nazlı Demir
İsmail Işık
Gizem Yağbasan
Onurcan Kankal

6 Şubat’ta gerçekleşen çifte depremin yarattığı enkaz yalnızca göçüklerle sınırlı değil. Kahramanmaraş, Gaziantep ve Hatay’a giden SÖZCÜ Televizyonu Ekibi, mağduriyeti yerinde izledi. Pek çok yurttaş, depremin ardından ne gıda ne de giyecek bulabildi.

“BURADA DEVLET YOK”

Hâlâ kentin pek çok noktasına yardım ulaşmadı. Hastaneler hasar nedeniyle hizmet veremezken, yaralılar da Hatay’da Uğur Mumcu Parkı’ndaki Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin çadırlarında bekliyor. En çok duyulan ise “Burada devlet yok” cümlesi.

Yurttaş ise geceyi çadır eksikliği nedeniyle ya sokakta ya da araçlarında geçirdi.

İletişim imkânsızken, elektrik olmaması nedeniyle irtibat da sıfıra indi. Mikrofon uzattığımız her yurttaş istisnasız yaşadıklarını gözyaşlarıyla anlattı.

“HIRSIZLIK YAPMAK ZORUNDA BIRAKILDIK KIZIM”

O yurttaşlardan biri de Lütfü Tüver. Kahramanmaraş’ta emekli maaşıyla eşi ve kendisini zar zor geçindirdiğini söyleyen Tüver, gıda olmaması nedeniyle marketlerden su ve yiyecek almak zorunda kaldıklarını belirtti.

Yaşadıklarını gözyaşları içinde anlatan Tüver, “Hırsızlık yapmak zorunda bırakıldık kızım” diye isyan etti. Tüver, şöyle konuştu: “O anları bir daha yaşamak istemiyorum. Arayan soran yok bu memlekette bizi. Yakınlarımız var göçük altında.”

KUYRUKLAR OLUŞTU

Küçücük bir araçta kaldıklarını ifade eden Tüver, “Marketler yağmalandı. Bize birileri sahip çıksın, yaralarımızı sarsın en azından. Depremde sefil perişan kaldık. Tek başımaydım. Birdenbire bir gök gürledi. Kendimi kapıda buldum. Bir daha asla o anları hatırlamak istemiyorum” dedi.

Gıda ve giyecek yardımları için oluşan kuyruklar vahameti gözler önüne serdi. Pek çok kişi, açlık ve susuzluktan mobil araçlara akın etti. Yaralananlar ise yalnızca insanlar olmadı.

SÖZCÜ TELEVİZYONU EKİBİ KAHRAMANMARAŞ VE GAZİANTEP’TE

Felaketin 3. gününde Kahramanmaraş ve Gaziantep İslahiye’de Sözcü Televizyon'u mikrofonuna hep aynı ses yükseldi.

“Yardım yok” … Geceyi sokakta geçiren depremzedeler arama kurtarma ekiplerinin zamanında gelmemesine isyan etti.

Yeterli desteğin gelmediğini söyleyen vatandaşlar eski milletvekilinin yaşadığı binada enkaz çalışmasının sürdüğünü iddia etti. “Onlarınki can bizimki değil mi?” sözleriyle tepki gösterdi…

Gaziantep İslahiye’de “Devlet nerede?” diye soran bir depremzede kadın, “Oy zamanı mı devlet var? He? Oy isterken iyisiniz! Benim çocuğum (enkaz) altta, kocam altta! Nerdesiniz? Gelin, gelin, gelin, gelin! Kepçeler yatıyor, kendi gözlerimle gördüm. Getirin! Hepsi yol üstünde yatıyor. Ben (enkaz altından) kendi imkanlarımla çıktım. Küçük kızımı kendi imkanlarımla çıkardım. Büyük oğlumu abim çıkardı. Abilerim köyden geldi yetişti bize. Devlet nerede? Kimse gelmedi! Bize ‘Gidin’ diyorlar” sözleriyle isyan etti.

HAYVANLAR AÇ KALDI

Öte yandan kediler, kuşlar ve köpekler başta olmak üzere pek çok hayvan da enkaz altından çıkarıldı. Hayvanlar için de yiyecek ve su eksikliği büyük mağduriyet yaşatıyor.

Kaynak: www.sozcu.com.tr