EKONOMİ

Mirasta yeni bir uygulama devreye girdi: 50 yıl sonra bile evsiz kalabilirsiniz!

Türkiye'de ebeveynlerin çocuklarıyla olan farklı ilişkileri miras kararlarına da yansıyabilmektedir. Bu durumda anne ve babaların mallarını çocukları arasında farklı oranlarda paylaşmalarına ilişkin yeni ve dikkat çekici bir yasal düzenleme kabul edildi. Bu yeni karar, ebeveynlerin mirasları çocukları arasında eşit olarak dağıtmaması durumunda uygulanacak.

Türkiye'deki aile içi miras anlaşmazlıkları, mahkemelerdeki dava dosyalarının önemli bir kısmını oluşturuyor. Miras paylaşımı konusundaki tartışmalar, özellikle mülk dağıtımı eşit yapılmadığında büyük çıkmazlara ve hukuki mücadelelere neden olabiliyor. Son yıllarda yapılan değişiklikler, miras hukukunda önemli değişikliklere yol açtı.

Özellikle ebeveynlerin taşınmazlarını çocukları arasında eşit olmayan yüzdelerle paylaştırması durumunda ortaya çıkan sorunlar, bu değişikliklerin odak noktasında. Türk Medeni Kanunu, mülk sahibi ebeveynlere, mal varlıklarını diledikleri gibi çocukları arasında paylaştırma hakkı tanıyor. Ancak eşit olmayan paylaşımların, ebeveynlerin vefatı sonrasında büyük anlaşmazlıklara yol açabileceği görülüyor.

Özellikle yaşlılık döneminde ebeveynlerle daha yakın ilişkiler kurarak onların bakımını üstlenen çocuklar, miras paylaşımında daha büyük hisselere sahip olabiliyor. Bu durum, diğer kardeşler tarafından sıklıkla itiraz konusu yapılmakta. Türk yargısı, vefat eden kişinin ardından kalan mirasın tüm kardeşler arasında eşit bölüşülmesi gerektiğini vurguluyor.

Türk Medeni Kanunu'na göre, anne ve babalar kendilerine ait olan mülklerin tapusunu, istedikleri evlatlarına devredebilme hakkına sahip oluyorlar. Bu doğrultuda bir anne ya da babanın, evlatlarının arasında eşit olmayacak bir şekilde pay dağılımı yapmasına kanuni bir engel bulunmuyor.

Ancak bu durumdan kaçmak isteyen bazı evlatlar, anne ya da babaları hayattayken üzerlerine aldıkları taşınmazları satabiliyor. Böyle bir durumda ise vefat sonrasında mahkeme, satıştan elde edilen gelirden kardeşlere herhangi bir pay verilmesini öngörmemekte.

Miras kalan kardeşlerden biri, ebeveynleri ikna ederek mülklerini kendi üzerine geçirse bile, taşınmazları devir eden kişinin vefat etmesi halinde kardeşler dava açarak kendi paylarını geri alma hakkına sahip olabiliyor. Bu tür davalara zamanaşımı uygulanmaması nedeniyle, gerçekleştirilen devir işleminin üzerinden 50 yıl bile geçmiş olsa haksızlığa uğradığını düşünen evlat, asliye hukuk mahkemelerine başvurarak miras hakkını geri alabiliyor.

Ancak, mülklerin miras bırakan anne ya da babanın ölümünden sonra durumlar değişiyor. Miras davalarında zamanaşımı olmaması nedeniyle, devir işleminin üzerinden 50 yıl bile geçmiş olsa, anne ya da babanın vefatı halinde miras yeniden tüm kardeşler arasında eşit bölüşülmek zorunda.