Skolyoz, vücut önden bakıldığında omurganın yana doğru eğriliği olarak tanımlanır ve eğrilik 10 dereceyi aştığında kişiye skolyoz denir.

Hastalar sıklıkla duruş sorunları nedeniyle hastaneye başvuruyor. Ancak test sonuçları, bazı hasta gruplarında duruş bozukluklarının belirli derecelerdeki skolyozdan kaynaklandığını göstermektedir.

Daha çok kız çocuklarında görülen skolyoz, doğuştan olabildiği gibi, kırık, enfeksiyon, tümör, kireçlenme gibi durumlara bağlı olarak ileri yaşlarda da ortaya çıkabiliyor. Küçük eğriliklerin tedavisinde yaşa ve derecesine bağlı olarak egzersiz, fizyoterapi ve korse kullanılırken; İleri derecede eğrilik durumlarında sıklıkla skolyoz ameliyatına başvurulur.

Antalya Memorial Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı Doç. Dr. Ömer Bozduman, skolyoz ve tedavisi hakkında bilmeniz gerekenleri anlattı.

Omurgada “S” veya “C” şeklinde eğrilik görülüyor

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca: Onaylı randevu dönemi başlıyor Sağlık Bakanı Fahrettin Koca: Onaylı randevu dönemi başlıyor


Skolyoz omurganın yana doğru eğriliğidir. Herkesin omurgasının kıvrımları normaldir ve arkadan bakıldığında omurga düz görünür. Ancak skolyozlu çocuk ve ergenlerde anormal S veya C şeklinde omurga eğrilikleri olabilir.Skolyozun en sık görülen türü ergenlik döneminde ortaya çıkan ve nedeni bilinmeyen "ergen idiyopatik skolyoz"dur. Her ne kadar genetik olarak geçmedikleri iddia edilse de omurga bozuklukları bazen kalıtsal da olabiliyor. Daha az görülen skolyoz türleri: Serebral palsi veya kas distrofisi gibi bazı nöromüsküler rahatsızlıklardan kaynaklanabilir.

Çocuğunuz denize girerken onu gözlemleyin

Ergenlik döneminde çocuklarda skolyozun (omurga eğriliği) belirlenmesinde ailelerin önemli rolleri vardır. Çocukları tuvalete giderken veya yüzerken ebeveynler onlara önden ve arkadan bakarak omuz dengesinin aynı olup olmadığını kontrol edebilirler. Ayrıca göğüs hatlarının eşit olmasına, arkadan bakıldığında bel kıvrımlarının simetrik olmasına, kollar ile bel kıvrımları arasındaki mesafenin eşit olmasına dikkat edilmelidir.

Hastalık erken evrede yakalandığında cerrahiye gerek kalmayabilir

Çocuğunuzun sırtı incelendiğinde kaburgaların bir tarafında şişlik veya çocuk öne doğru eğildiğinde belinin bir tarafında eğrilik görebilirsiniz. Ebeveynlerin eğer bir eğrilik, çıkıntı ya da asimetri fark ettiklerinde derhal doktora başvurmaları büyük önem taşıyor. Bu kontroller sayesinde hastalığı erken dönemde teşhis edilen pek çok çocuk, ileride ameliyata gerek kalmadan tedavi ve takip imkanına sahip olabiliyor.

Bazı hastalıklar skolyoza neden olabilir

Geniş bir hasta grubunda; Omurga eğriliği enfeksiyonlara, tümörlere, romatolojik ve sendromik hastalıklara bağlı olarak ortaya çıkabilmektedir. Bazen eğrilik çok ileri giderek komplikasyonlara neden olabilir. Omurga eğriliği belli bir dereceyi aşarsa ameliyat planlanabilir.

Amaç hastaya daha uzun, daha kaliteli bir yaşam sağlamak ve skolyoz derecesinin ilerlemesini engellemektir. Bazen osteoporoz, kemik kırılması gibi sebeplerden dolayı çok ileri yaşlarda da omurga eğriliği gelişebilmektedir. Bunlara kanal darlığı ve sinir basısı da eşlik edebilir. Öncelikle kanal darlığını ve sinir sıkışmasını ortadan kaldırarak omurgadaki eğriliği düzeltebilir.

Bu toplumsal bir sorun

Adölesan idiyopatik skolyoz en sık görülen omurga eğriliğidir. Bu hastalık toplumsal bir sorundur ve ailelerde farkındalığın arttırılması gerekmektedir. Bu tip skolyoz ergenlik döneminde özellikle kızlarda sık görülür. Çoğu vaka fark edilmeden gider.

Çocuklar küçükken aileler banyoda bile onlarla daha fazla göz teması kurarlar, bu nedenle kıvrımları çabuk fark edip doktora başvururlar. Ancak ergenlik döneminde çocuklar kendilerinin farkına vardıkça bedenlerindeki farklılıklar gözden kaçabilmektedir. Bu grubun tedavi yöntemleri eğriliklerine göre ayrılmaktadır. Zamanında tespit edilen vakalarda korse uygulaması ve fizik tedavi egzersizleri yeterli olabilse de ileri vakalarda ameliyat planlanmaktadır.

Cerrahide hareket kapasitesi korunuyor

Eğer kişi erken çocukluk dönemindeyse ve eğrilik çok ileri düzeyde ise büyümenin korunmasına yönelik cerrahi işlemler yapılır. Erken çocukluk döneminde füzyon ameliyatı yapılmaz ve büyümeyi teşvik eden implantlarla düzenli boy uzatma sağlanır.

Müdahale bazen manyetik çubuklarla, bazen de diğer büyüme koruma sistemleriyle gerçekleştirilir. Amaç, akciğerlerin maksimum kapasiteye ulaşmasını sağlamak ve omurganın mümkün olduğu kadar düz bir şekilde uzamasına yardımcı olmaktır. Büyüme kapasitesi kalmadığında füzyon ameliyatıyla eğrilik düzeltilerek mümkün olan en yüksek hareket kapasitesi korunmaya çalışılır.

10 hastadan 1’ine ameliyat gerekiyor

Genellikle skolyoz tanısı konulan 10 hastadan 1'inde ameliyat gerekir. Diğer 3'ü aralıklı takiple, diğer 6'sı ise fizik tedavi egzersizleri ve korse ile tedavi programına dahil ediliyor. Temel amaç hastaların sorunlarının ameliyata gerek kalmadan çözülmesidir.

Hastanın skolyoz derecesi ameliyat gerektirecek noktaya gelmişse hasta gerekli şekilde değerlendirilir ve motor fonksiyonlarını korumak için gerektiği kadar ameliyat önerilir. Operasyon öncesinde hastanın genel değerlendirmesi yapılarak operasyona uygun olup olmadığına karar verilir. Operasyon sonrasında dikkatli bir takip yapılır ve hasta birkaç gün sonra taburcu edilir. Ancak skolyoz ameliyatı geçiren her hastanın düzenli kontrollere devam etmesi önemlidir.

Kaynak: MEMORİAL