Avrupa'da kışın ortasında gelen sıcak hava dalgası

Avrupa'nın pek çok ülkesinde geçtiğimiz günlerde hava sıcaklıkları 20 santigrat derece seviyelerindeydi. Normalde bazı ülkelerde bu dönemde sıcaklık sıfırın altına düşüyordu.

Sosyal medyada bazı iklim bilimciler bu durumu "anlaması zor" ya da "çılgınlık" olarak değerlendirdi.

BBC'ye konuşan iklim bilimci ve hava durumu tarihçisi Maxmiliano Harrera, "Beklenmedik ve normal olmayan hava sıcaklıkları görüyorum. Birçok durumda gece sıcaklıkları Temmuz ayı ortalamasının üzerinde. Bu, Ocak ayı için 'akıllara durgunluk verici' bir durum" diyor.

Polonya'nın başkenti Varşova'da örneğin, Pazar günü hava sıcaklığı 18,9 derece olarak kaydedildi. Genelde Ocak ayında hava sıcaklıkları -4,8 ve 0,4 derece arasındaydı.

30 yıl öncesine göre bu hava sıcaklıkları 5 derece daha yüksek.

Almanya'nın Dresden kentinde 31 Aralık'ta hava 19,4 dereceydi.

En son bu kadar yüksek bir değer, hava sıcaklığının 17,7 dereceyle rekor kırdığı 1961'te görülmüştü.

Dünya Meteoroloji Örgütü'ne (WMO) göre Avrupa genelinde yüzlerce meteoroloji istasyonu, Aralık ve Ocak'ta tüm zamanların en yüksek hava sıcaklıklarını kaydetti.

Alpler'deki yetersiz kar nedeniyle pek çok kayak merkezi kapılarını kapattı.

İsviçre Zürih Üniversitesi'nden iklim bilimci Prof. Jeto Knutti, Twitter üzerinden 1970'lerde kış sporlarını öğrendiği Gstaad kayak merkezinin çok az kar görülen bir fotoğrafını paylaştı.

Twitter paylaşımının sonu

Avrupa'daki bu sıcak hava dalgası ABD'de 60'tan fazla kişinin ölümüne yol açan dondurucu soğuklardan birkaç gün sonra başladı.

WMO, bu değişiklikte, kuvvetli bir "güneybatı cereyanı" yaratan Akdeniz bölgesi üzerindeki yüksek basınç noktası ve Atlas Okyanusu'ndaki alçak basınç sisteminin etkili olduğunu belirtiyor. Çünkü bu akım, kuzeybatı Afrika'dan orta paralele sıcak hava getiren bir rüzgar oluşturuyor.

Yol üzerinde, bu hava Atlantik'in doğusundan geçiyor ki bu da su üzeri sıcaklığını normale göre bir iki derece yükseltiyor ve İspanya ile Portekiz sahillerinden bile sıcak olmasını sağlıyor.

Ancak uzmanlar, jet rüzgarlarında görülen bozulmanın da etkili olabileceğini söylüyor.

WMO'dan iklim bilimci Jose Alvaro Silva, bunun hala tartışılan bir konu olduğunu ancak Arktik ısınmayla bağlantılı dinamiklerin jet akımında bozulmaya neden olduğuna dair kanıtların güçlendiğini söylüyor.

Bilim insanları genel olarak başka faktörler de rol oynayabileceği için iklim değişikliğinin hava olaylarına neden olduğunu söylemekte tereddüt ediyor.

Örneğin, Orta Pasifik sularının ısındığı, küresel hava durumuna büyük etki eden El Nino yıllarının aksine, bu yıl üst üste üçüncü La Nina yılı.

Ancak uzmanlar atmosfer ve okyanuslardaki ısınmanın halihazırda hava sistemlerini ve iklimi değiştirdiği konusunda hemfikir.

Dünya 1850'lerde katı yakıt tüketiminin arttığı sanayileşmeden bu yana 1,1 santigrat derece ısındı.

Bilim insanları, ısınmayı 1,5 derecede tutmak ve iklim değişikliği tehlikesinden kaçınmak için karbondioksit emisyonunun 2010'dan 2030'a dek yüzde 45 kesilmesi gerektiğini söylüyor.

Ancak Birleşmiş Milletler (BM) hükümetlerin bu yönde politikalar izlememesi halinde emisyonun 2030'a kadar yaklaşık yüzde 11 oranında artacağını öngörüyor.

Bilim insanları bunun, daha fazla aşırı hava olayı görüleceği anlamına geldiğini söylüyor.

WMO'nun 2021 iklim raporunda; Avrupa'da hava sıcaklıklarının 1991 ila 2021 arasında on yıl başına ortalama 0,5 derece ısındığı, bunun dünyadaki diğer kıtaların en yükseği ve küresel ortalamanın iki katından fazla olduğu belirtiliyor.

Knutti, Avrupa'yı bu sıcak hava dalgası gibi durumlara karşı hazırlıklı olmaları konusunda uyarıyor.

"En sıcak gün daha da sıcak olacak, hem yazın hem de kışın."

Kenya'daki selde ölü sayısı 228'e ulaştı!