Teşkilatçı, adaletli ve kahraman lider: Osman Gazi

Ertuğrul Gazi'nin en küçük oğlu olan Osman Gazi, sadece yaşının küçüklüğüne rağmen, üstün kahramanlığı ve çevikliği sayesinde beylik lideri olarak seçilmiştir.

Bu genç lider, küçük bir uç beyliği olarak başladığı Osmanlı Devleti'ni zaman içinde cihan devletlerinden biri haline getirmiştir.

Osmanlı Devleti, yüzyıllar boyunca devam eden bir büyüme süreciyle büyük bir coğrafyada varlığını sürdürmüştür.

Osman Gazi, gerçekleştirdiği fetihlerle Türk-İslam medeniyetinin dünyaya yayılmasında önemli bir role sahiptir. Kendisi, Osmanlı Devleti'nin temellerini sağlamlaştırmış ve tarih boyunca eşsiz bir lider olarak öne çıkmıştır.

Savaş dehası, öz güvenli kişiliği ve adaletli yapısıyla bilinen Osman Gazi, Osmanlı Devleti'nin kurucusu olarak unutulmaz bir konuma sahiptir.

Osman Gazi'nin atıklığı ve kahramanlığı, onu aşiret içinde büyük bir saygı gören bir lider yapmıştır. Babasının yaşarken aşiretin idaresini devralmış ve onun ölümünden sonra da liderliği sürdürmüştür.

İlk zaferini 1286'da elde etmiş ve Karacahisar tekfurunu mağlup ederek önemli bir kaleyi fethetmiştir. Bu zaferin ardından Osman Gazi'nin hakimiyet alanı, Eskişehir'den Söğüt'e kadar genişlemiştir.

Osman Gazi'nin liderliği ve başarıları, Osmanlı Devleti'nin büyüme sürecini başlatan önemli kilometre taşlarını temsil etmektedir.

Karacahisar'ın ele geçirilmesinin ardından Osman Gazi, beylik merkezini bu bölgeye taşıdı. Bu dönemde mücadeleler devam etti ve 1299 yılına gelindiğinde Osmangazi, Bilecik'i fethetmek için hazırlıklara başladı.

Ancak amcası Dündar Bey, bu karara muhalefet etti. Bu durum üzerine Osman Gazi, Oğuz-Türkmen gelenekleri çerçevesinde kendi beyliğine müdahale olarak gördü ve amcasını ortadan kaldırdı.

Osman Gazi'nin hayatı boyunca İznik'i fethetme düşüncesi vardı, çünkü İznik, Anadolu Selçuklu Devleti'nin ilk başkentiydi ve Türkmenler için büyük bir öneme sahipti. Ancak bu zaferi hayatta göremedi ve oğluna nasip oldu.

Osman Gazi, Bizans'a karşı birçok zafer kazanmış olsa da, Koyunhisar Savaşı'nda (Bafeus) Bizans ordusuna karşı kazandığı zafer, özellikle dikkat çekicidir.

Osman Gazi, Bizans ordusunun İstanbul'dan çıktıktan sonra her adımını takip ederek, Yalova tarafından karaya çıktıklarında ani bir baskınla onları ortadan kaldırdı.

Bu zafer, Osmanlı Devleti'nin kuruluşunun önemli bir kilometre taşıdır ve Halil İnalcık gibi önemli tarihçilere göre, 1302 yılında yaşanmıştır.

Osman Gazi, Koyunhisar Zaferi'nin ardından İznik'e karşı faaliyet göstererek bölgede önemli başarılar elde etti. İznik ile İstanbul arasındaki kaleler Osmanlı hakimiyetine geçti.

Osman Gazi, 1305'ten sonra tarih sahnesinden çekildi, ancak oğlu Orhan Bey, babasının adına faaliyetleri yürüttü.

Osman Gazi'nin vefat tarihi hakkında çeşitli iddialar bulunsa da, Bursa'nın fethine yakın bir zamanda vefat ettiği ve naaşının oğlu Orhan Bey tarafından şu anki türbeye nakledildiği bilinmektedir.

Osman Gazi, kendisiyle ilgili bir dizi özelliğiyle tanınan, teşkilatçı, adaletli ve merhametli bir liderdi. Kara yağız, atik, sportmen ve aynı zamanda son derece kahraman bir şahsiyetti.

Alçak gönüllülüğüyle bilinen Osman Gazi'nin sofrasında herkese yer olduğu, herkesin ulaşabildiği bir lider olduğu malumdu.

Osman Gazi döneminde, ilk Osmanlı teşkilatı nüvelerinin oluştuğunu görmekteyiz. Karacahisar'ın alınmasının ardından, Dursun Fakih'i kadı olarak tayin etmiş, pazar vergileri belirlenmiş ve pazar yerleri kurulmuştur.

Bu sayede, devletin ilk teşkilat nüveleri beylik döneminde ortaya çıkmıştır. Ayrıca, Osman Gazi'nin zaman zaman yüksek bir kayanın üzerine çıkarak halkın şikayetlerini dinlediği ve çözüm aradığı bilinmektedir.

Osman Gazi, sadece bir lider değil, aynı zamanda müthiş bir askeri deha olarak tanınıyordu. İznik ve Bursa'yı alabilmek için o dönemin şartlarında nelerin yapılması gerektiğini çok iyi biliyordu.

Bursa ve İznik gibi güçlü kaleleri açlıkla almanın gerekliliğini önceden görmüş ve bu konuda stratejik bir yaklaşım benimsemiştir.

Bafeus Zaferi öncesinde, Osman Gazi'nin istihbarat faaliyetleri çok etkiliydi. Her şeyden haberdar olması ve Mouzalon'un komutasındaki Bizans ordusunun İstanbul'dan çıkmasından sonra attığı her adımı bilmeleri, başarılarının tesadüfi olmadığını göstermektedir.

Osman Gazi, karşılaştığı güçlü Bizans birlikleri karşısında başarılı olmak için detaylı stratejiler düşünmüş ve bu başarılar, sadece tarih tarafından yazılmayan ancak karinelerden çıkarılması gereken gerçeklerdir.

Ebedi istirahatgahı: Gümüşlü kümbet

Osman Gazi, Osmanlı Devleti'nin kurucusu, ebedi istirahatgahı ise Gümüşlü Kümbet olarak bilinen eski Doğu Roma şapeline defnedilmiştir.

Bu, Osman Gazi'nin vasiyeti üzerine oğlu Orhan Gazi'nin Bursa'yı teslim almasının ardından gerçekleşmiştir. Gümüşlü Kümbet, sonradan türbeye dönüştürülmüş ve Osman Gazi'nin naaşına ev sahipliği yapmıştır.

Bursa'nın merkez Osmangazi ilçesinde bulunan Tophane Parkı'ndaki Osmangazi Türbesi, kent surlarını içine alarak tarihi saat kulesi ve İstiklal Savaşı şehitlerinin mezarlarını da barındırmaktadır.

Türbe, Osman Gazi'nin ebedi istirahatgahının bulunduğu önemli tarihi yapılar arasında yer alır.

Sekizgen plana sahip olan türbenin ortasında Osman Gazi'ye ait ahşap sanduka yer alır. Bu sandukanın çevresi sedef kakmalı, pirinç parmaklıklarla çevrili ve sanduğun üzeri sırma işlemeli kadifeyle örtülüdür.

Türbede toplam 17 sanduka bulunmaktadır ve bunlar arasında Osman Gazi'nin oğlu Alaaddin Bey, Orhan Bey’in eşi Asporça Hatun ve oğlu İbrahim Bey, I. Murad’ın oğlu Savcı Bey’e ait sandukalar da bulunmaktadır.

Gümüşlü Kümbet ve Osmangazi Türbesi, farklı tarihlerde bakım ve onarımlar görmüş olup, 2014 yılında "Bursa ve Cumalıkızık: Osmanlı İmparatorluğunun Doğuşu" miras alanının bir parçası olarak Dünya Miras Listesi'ne alınmıştır.

Türbe, yerli ve yabancı ziyaretçiler tarafından büyük ilgi görmektedir.