Sevgili okurlar

Gündemden düşer, çok da önemli bir konu değil diye düşünmeme rağmen, Disney Plus’ın Atatürk ile ilgili olarak çektiği dizi/filmin Ermeni Lobileri tarafından dünya üzerindeki abonelerine izletilmesinden vazgeçilmesi  üzerinden yapılan tartışmalar azalmaya başlasa da dinmedi.

Bu kararın ülkemizdeki etkilerinden çekinen Disney Plus ise çektiği dizi/filmi Türkiye’de sinemalarda yayınlamaya karar vererek tepkilerin önüne geçmeye çalışsa da bu yeterli olmadı.

Bu arada Disney Plus’ın yapımı ve çekilmesi için onca yatırım yaptığı dizi/filmin yayınlanmasından vazgeçmesi karşılığında kimden ne aldığının araştırılması da gerekmekle birlikte bence esas olan bu film ya da dizinin içeriğinin de sorgulanmasıdır.

Şu ana kadar büyük ya da küçük tarihe mal olmuş insanların hayatlarını doğru ya da yanlış bakış açısı ile  ekranlara taşıyan sinema ve televizyon sektörünün aslında sadece ülkemizde değil; bütün dünyada ilgi görebilecek nitelikteki tarihi kişiliği bu zamana kadar görmezden gelmesinin de sebeplerini araştırmak gerekiyor.

Nitekim Napolyon’dan Nixon’a, Abraham Lincoln’den Kraliçe Elizabeth’e Nelson Mandela’dan Lenin’e bir çok devlet adamı; General Patton’dan Ömer Muhtar’a Garibaldi’den Eissenhover’a ülke kahramanları, Madam Curie’den Einstein’a, Da Vinci’den İbni Sina’ya bir çok bilim insanı gibi  tanınmış bir çok insan  için üstelik bazıları hakkında birden fazla film/dizi yapan medya neden bunca süre Atatürk’e ilgisiz kalmış olabilir?

Buna birçok cevap verilebilir.

Ya biz kendimize ne demeliyiz?

Atatürk ile ilgili kaç tane filmimiz var? Tartışmalı Mustafa, yeterince ayrıntıyı taşımayan Veda, sıkıcı saydığım – zevkler tartışılabilir – Dersimiz Atatürk dışında elle tutulurve  bir elin parmaklarını geçmeyen yapım sayabiliyor muyuz.?

Kabul edelim;Atatürk’ün bir filme ya da kısa bir diziye sığamayacak kadar hareketli, asker ve devlet adamı olarak çok yönlü, yaşadığı coğrafya ve tarih bakımından bir çok ayrıntıyı içinde barındıran hayatını filme almak çok zor ve ötesinde riskli bir iş.

Eminin bu konuda biz bile yeterince ayrıntıya vakıf değiliz. Bu konuda uzmanlara ve özellikle bilgi ve araştırmasına güvendiğim, defalarca konferansına katıldığım ve Atatürk’ün hayatını neredeyse gün gün incelemiş olan Orhan Çekiç gibi tarihçilerin bilgisine başvurmak aklımıza geliyor mu?

Yine eminim ki Atatürk hakkında bir film yapmaya kalksak ilk iş Mustafa’ya dayısının çiftliğinde karga kovalattırırız. Düşünsenize, Mustafa filminin afişi bile bunu çağrıştırmıyor mu?

Aslında benim aklıma takılan başka bir deli soru var.

Atatürk ile ilgili film/dizinin yayınlanması kararından vazgeçilmesinden önce, yapılmış olan bu film ya da dizinin içeriğini de sorgulamamız gerekir

Atatürk hakkında bir çok kaynak varken ve üstüne üstlük bu kaynakların bazıların tartışmalı olduğu ve gerçek yerine yazarın kişisel bakış açılarını içerdiği gözetildiğinde karşımıza ne gibi bir film veya dizi çıkacak biliyor muyuz?

Çok basit bir soru ile konuyu netleştirelim.

Atatürk filmi veya dizisi çekilirken Andrew Mango’nun bakış açısı mı yoksa C.J.Armstrong’un bakış açısı mı kullanıldı. Fikrimiz var mı?

Yine kabul edelim; Disney Plus’ın kararını eleştirirken karşımıza hangi bakış açısı ile çekilmiş bir film ya da dizi çıkacak haberimiz bile yok.

Açıkçası Atatürk düşmanlığının önemli ölçüde yaygın olduğu ülkemizde bu düşmanlıktan beslenen kişi ya da grupların Disney Plus’a gösterdikleri tepkiyi görünce aklıma başka deli sorular da gelmiyor değil.

Konuyu bağlayalım.

Disney Plus’tan bu konuda kamuoyunu tatmin edici bir açıklama gelmese bile bu aşamadan sonra  siyasi parti sözcüleri aracılığı ile veya  kişisel olarak yapılan protesto açıklamalarının bence çok fazla önemi kalmıyor.

Ben bu soruların cevapları ile uğraşamam diyorsanız o zaman işe yarar tepki konulması gerekiyor.

Gerçek tepki, kamuoyu baskısı ile olur ve bunun en önemli unsuru varsa Disney Plus üyeliklerinin iptalidir. Bu, Disney Plus’ın yayın politikasını gözden geçirmesine neden olacağı gibi, yapımını yaptığı film ya da dizinin objektif bakış açısı ile çekilmesini zorunluluk haline getirebilir.

Hiçbir zaman Disney Plus’a üye olmamış biri olarak bunu söylemek kolay geliyor ama bunun dışında hamaset nutukları atarak eski düzende yürümek, sadece Disney Plus’ın bıyık altından gülümsemesine neden olmaktan öte gitmez.

Kaldı ki  gerek haberlerde ve gerekse sosyal medyada bu konuda yapılan tartışmaları görünce bunun dışına yapılacak ve söylenecek her şey Atatürk konusunda bile bölünmüşlüğümüzün daha da derinleşmesine neden olmakta öte gitmez.